seylan sergi

seylan'in sergisi hazir. sevincliyiz tabii...
« Şehirli Düş Kesitleri » Paris’te

İstanbullu fotoğraf sanatçısı Seylan Kandak’ın Fragments de Rêveries Citadines (Şehirli Düş Kesitleri) adlı konstrüktif fotoğraf sergisi, 8 Eylül-8 Kasım 2007 tarihleri arasında, Paris’in ünlü kulüplerinden Le Wagg’da ziyaretçilerin beğenisine sunuluyor.

ben de corbaya tuz ektim azicik :)

of anam anam anam

gecenin bu vaktinde yanlis mi hatirliyorum yoksa boyle bir sarkisi var mi nilufer'in ?
nasil halsizim. nasil huysuzum... durup dururken aksam 6'da yattim, gece 12'de de hortladim, uykumu almis ve gune baslamaya hazir sekilde.
simdi biraz calisayim dedim, icimden gelmedi. bu da demek oluyor ki hicbir sey yapmadan bir gun daha yitirdim. of of !!!
cok da isim var oysa. ama milletin tezi beni canimdan bezdirdi, kendi islerime sira gelince halim kalmayiverdi.
terapiste de gidip imdat demem lazim yarin sabah.
bir de para bulmam lazim, bokum cikti. telefonum kesik. gecen gun sigara bile alamadim.
baska da bir sey yok.

1 nisan

bu 2007, bir nisan dunya herkes birbirine hamileyim sakasi yapsin yiliymis.
unutmusum da yazayim dedim.
erben haric !

PROBABILITE

agnès jaoui-canta, gunlerdir donuyor album.
nicolas. sevgili sevgisi.
terapist. ciddi adam ama bana guluyor artik.
iki exposé, gsu, asistan olma istegi... akademisyen olma istegi. birtakim alanlarda birtakim calismalar yapma istegi.
hulya hoca ve arastirma.
sunun bunun cevirileri.
fransizca dersi - ipek adli robert'li seker insan.
sigara, karga, alkol, sigara, alkol, karga, karga, alkol, sigara.
duygu. findik. erben. bengin. selin. nuket. mara. daha ne ?
kuzim gelecek ooooh !
bir de film festivali.
yine 147'ye bolundum su katip kullanilmami oneriyorum insanliga.
odevlerimi yapin n'olur !

eylem...

http://www.radikal.com.tr/ek_haber.php?ek=cts&haberno=6539

ben boyle bir durus bilmiyorum. yuregim kabardi, oyle mutlu oldum ki. a ah ayaklari yere basiyor, ne soylediginin, nerede durdugunun farkinda. yani pride duygusu bu olsa gerek !

dahasi, aramizda konustugumuz uzere, bize bir gazeteci bir seyler sorsa, annemizi falan kotuleriz muhtemelen. bu kadar da aciziz iste. gazeteciyi ya da karsindakini terapist sanma hali !

bu arada terapistim cok akilli ; ama daha akilli da olabilirdi degil mi ?

okul da iyi iste aynen devam...

dergi

bir dergiye yazi yazdim, aslinda yazinin brief'i vardi... biraz hayalkirikligi gibi.
yine de bu bir ilk benim icin. kendime ait bir uslubum olmasa da motivasyonum var, degil mi ama ?

bu arada fransiz turistler gezdirdim, planlari, guide'leri ve her seyleriyle can sikici.

kariye muzesi benim hayatta en cok sevdigim tapinak.

ve her gun seviniyorum istanbul'da oldugum icin.
ben buraya ait oldugumu biliyorum ve sanirim cok buyuk bir mutluluk nedeni bu...

duygu'yu ozledim.

kafayi kirmak

kafam kirildi, bu arada okula ve ise gittim.
yoruldum.
ama en cok kafami kirdigima uzuldum. findik'i sirtima almis dort nala giderken hem de...
yine de mor gozlu neye benzedigimi gormek hos.
bana her sey hos geliyor zaten, sefalar getiriyor.
deliyim ya, birakmaya karar verdim kendimi profesyonel ellere...

ankara misket

kale'de zenger pasa konagi'nda yemek
mucahit'i, birsen'i, mustafa selim'i gormek
ipek,
bilgu teyzem, 4. cadde, mahalle, ilkokul,
figen abla'yi hayretlere gark etmek
fidayda, segmenler,
kitir, murat, yonca,
of.

ben galiba insanlar nerelisin dediginde "ankara" demeliyim hi ?

_____ NE DERSIN ?______

ankara ankara guzel ankara

abbas yolcu.
selin'in almanya kacamagina bir sekilde destek vermem gerektigini dusunup (yok artik) ankara'ya bilet aldim.
en buyuk korkum isten cikamamak bu aksam...
bir de mutsuz olmak.


babaannemle eve cikiyoruz bu arada : yeni ev arkadasimin babaannem olmasi ilginc. ama normal belki de ?


oley cok guzel oldu yola cikiyorum yeniden. ankara'yi ozledim. herkesi ozledim. kuru havayi, gri sokaklari, falanlari, filanlari...

perihan magden yeniden yaziyor radikal'de. bir anda kendimi bulmus gibi oldum, nasil psikopat hala, nasil garip, nasil saldirgan ve girisimci.

haftaya dersler basliyor. ondan sonrasi daha da iyi olacak degil mi ?

freudien sorunlar ve annem

evden gitmeliyim.
cikip gitmeliyim, esyalarimi alip tasinmaliyim.
bir daha da kavga gurultuye gerek kalmamali. derin bir nefes alip yeniden baslayabilmeliyim.
freudien sorunlarimi bir kenara birakip, annemden uzaklasip, inandiriciligimi artirabilecegim bir yere ihtiyacim var.
amcam ve karisi gitse ya artik...

nihan'in dogumgunu bugun, canim cicim, 21 oldu petite. zaman cabuk geciyor, he ya... ben tanidigimda 19'du.

of of of

mara'yla konusuyoruz yeniden ve sanirim dunyanin en mutlu insani olma yolunda atilmasi gereken ana adimlardan biri hayatta insanlarla kus kalmamak.
12 subat itibariyle gsu fransiz dili ve edebiyati bolumunde yuksek lisans yapiyor olacagim.
yeniden okula gidiyorum, kalemkutumu, kagitlarimi cikardim bile, not almaya hazirim. gaza geldim hihoyyyyt !

bu arada isi de birakiyorum mart basinda.

gel keyfim gel...

cok heyecanliyim.

icim kipir kipir.

mutluyum.

zaten herkes bana ne isin var bu sirkette dedi durdu. bir bildikleri olsa gerek.

quels sont les courants litteraires du XIXe siecle ?

buyrun efendim sinav sorum master sinavinda.
nasil gaza geldim, nasil costum, nasil yeni bir hayatmis gibi geldi...
okulu ozlemisim. gsu de artik biraz benim okulummus meger.
simdi bakalim yarin mulakat var.

haftasonu dokuz gun surdu

oleeeeey !

cuma bahar'in dogumgunu ve sonrasinda bar bar gezme faaliyeti yillardir ilk kez (en son tezimi verirken olmustu) sabah 6:15'te hala ayakta olmama vesile oldu.

cumartesi nihan, erben ve menemen ile baslayan gun, mara'yla saatlerce ders calisip sohbet etmemizle surdu (anlatacak bu kadar seyin birikebildigine ben bile inanamadim, cok ozlemisim) ve tekrar erben'i kapip bize getirmemle ve coulommiers+sarap+sigara+will&grace keyfiyle devam etti. bir sohbet, bir muhabbet ki sorma gitsin.

pazar sabahi sirada sucuklu yumurta vardi, oradan canan ile amadeus'lara gezmeye (salieri korkunctu) gittik. erben'i kaptigim gibi solugu metro'da aldik : gelsin camembert, gitsin pates fraiches... iki sise de sarap ve kendimizden gecerek sohbet. daha ne isteriz ki ? annem geldi, bir posta da onunla konustuk, kucukken beni takip falan etmis deli, onlari anlatti. ne sacma di mi ?

bugun nihan gitti, elif geliyor, yarin asli ve richard'in konseri var babylon'da.
para yok ama olsun.

n'aptim ben ?

sebek sebek agzimi acip kucuk prens ve l'ecume des jours hakkinda yazilan makale ve tezleri okurken bir anda kafamda cakan simsekle master programlarina bakmaya basladim.
tarihini kacirdigim halde, gsu fransiz dili ve edebiyati bolumune basvurmayi basardim. bir anlik bir karardi. o gunden beri yuzum guluyor.
o kadar cok istiyorum ki girmeyi, ay icim hop ediyor dusundukce.
25'inde sinav var. 26'sinda sozlu.
inanamiyorum hala yeniden denedigime. ama bu karar dogru karar olmali.
lutfen bolum acilsin, lutfen beni alsinlar, lutfen...
cok guzel olmali, motivasyon dorukta sayin seyirciler.

nihan geldiiii...

nihan geldi diye karga'ya gittik dun. pek hostu.
o kadar ozlemisim ki keratayi, birakmak gelmedi icimden.
biraz sohbet, biraz daha sohbet, sonra biraz da sohbet...
paris gunlerim vardi sonra, turk mahallesinden tasidigim, istanbul'da agzima surmeyecegim sucuklar, kuru fasulyeler, yufkalar falanlar filanlar, evimizin asevi olmasi.
fransizlar, paris'te bir yerden bir yere yuruyerek gidebilme fikri. nihan'i sabah uyandirip okula yollamanin zorlugu, je vous REmercie diyen 12 numarali metro hattinda gezinen alain adli berdus. nihan'in evi, bizim ev, iki ev arasinda mekik dokuyan esyalar, insanlar. hahaha cok komik geldi simdi.
nihan'in dis telleri yok, sanirim en cok buna sasirdim. e tabii cocuk buyuyor, cikartmislar sonunda. garip.

bana saucisse de strasbourg ve coulommier getirmis, e bir gun de eve sarap alip onlari yemek lazim, degl mi ama ?

unutmasam da erben'e soylesem, bu haftaici bir gun... nihan'i da alip, bizde soyle bir icsek... yapmadigimiz sey ya !

is hayati

ise baslayali bes ay oldu.
ama is hayatini aklim hala hic mi hic almiyor.

pinar besikci

su an itibariyle arkadasimiz pinar besikci'nin filminin if istanbul film festivalinde gosterilecegini ogrenmis bulunuyoruz.
hem de bu ikinci film gosterime giren, h2o adi.
insallah daha niceleri olur da aynen boyle seviniriz...

yeni yilda herkes hep...

adaya gitsin. budur. erben+duygu ile cok eglenceli bir sekilde heybeliada'da yeni yil. aferin bize yani gercekten bu kadar olur.
hatta ertesi gun de buyukada'da aya yorgi. e var mi dahasi ?
cevirim de bitti oh, rahatladim. sadece son okuma yapmali ben olmayan birisi.

ama paralar bitti ???